Çarşamba, Ocak 31, 2007

Bu gidişle 2015'i göremeyebiliriz

Aşağıdaki yazıyı emailimde kayıtlı tüm adresle gönderdim. Amacım biraz daha fazla kişiye ulaşabilmek, 3,5 yaşında bir kızım var ve 2015'de 11,5 yaşında olacak. Ve benim kızım gibi milyonlarca çocuk var. Belki işe yarar diye düşünüyorum. Belki biraz daha geciktirebiliriz. Biraz daha duyarlı olup, ufacık önlemlerle belki.... Bilmiyorum. Sonuna kadar okumak için sabır gösterdiğiniz için de teşekkür ediyorum.


Açık Radyo Genel Yayın Yönetmeni ve Bilgi Üniversitesi’nde küresel ısınma konulu dersler veren Ömer Madra, CNN'de Gece Görüşü programında yayınlanan bir söyleşisinde oldukça ürkütücü tespitlerden bahsediyor. İşte geçen haftalarda yayınlana söyleşiden çırpıcı başlıklar ve Madra’nın korkutan tespitleri:
• Sorun enerji dengesinin bozulmasından kaynaklanıyor. Medeniyet büyük tehlike altında. Okyanuslar ısınıyor.
• Dünyanın akciğeri dediğimiz tropik yağmur ormanları, kuraklık yüzünden bir-iki yıl içinde yok olabilir, milyonlarca yıldır var olan 200 metrelik dev ağaçlar kökünden devrilebilir. (Yaşarken karbondioksit emen ağaçlar, öldükten sonra karbondioksiti geri bırakıyor.)
• NASA’dan James Hanson’a gore gezegen 1 milyon yıldan beri en sıcak günlerini yaşıyor. Hanson ekliyor: "Bir şeyler yapmazsak “2015’i zor görürüz.”
• Bu ne karamsar tahmin demeyin. Beteri var. Tabiat ana teorisini ortaya atan bilim insanı James Lovelock ise “Artık iş işten geçti, ne yapsak boş” görüşünü savunuyor ve o da ekliyor: “Kuzey Kutbu'nda bir 500 milyon kişi kalırsa kalır, diğerleri için yapacak bir şey yok.”
• Kutuplar ısınıyor. Beyazken güneş ışınlarını yansıtan buzullar eridikçe, alttan lacivert deniz ya da kara parçası çıkıyor. Daha koyu olan buzul güneşi geri yansıtamıyor ve böylece daha çok ısınıp daha çok eriyor. Tam bir kısır döngü.
• Eski ABD Başkan Yardımcısı Al Gore bu konuda bir belgesele imza attı. Adı “An Inconvenient Truth”. Türkçeye “uygunsuz gerçek ya da rahatsız edici gerçek" olarak çevrilebilir. Hâlâ ülkemizde gösterime girmedi, bekliyoruz.
• Konuyla ilgili yeni bir de keşif var. Okyanusların dibinde buz kristalleri şeklinde metan gazı yumruları milyonlarca yıldır kimseyi rahatsız etmeden bekliyordu. Isınmayla ve altında kaldıkları buzulların erimesiyle ortaya çıkmaya başladılar. Bu ne demek? Metan salınımının artması demek. Şöyle söyleyeyim: Metan, küresel ısınmada, karbondioksitten 20-22 kat daha etkili.
• Dünya tarihinde ilk kez bir meskun ada haritadan silindi, üstünü sular kapladı. Yok artık. Hindistan’da Bengal Körfezi’nde, 10 bin kişinin binlerce yıldır yaşadığı bir ada geçtiğimiz ay boşaltıldı. Yani küresel ısınma dünya haritasını değiştirecek kadar “cüretkar.” Üstelik bu sadece başlangıç, devamı gelecek göreceksiniz.
• Aslında gezegen 251 milyon yıl önce de benzer bir felaket yaşamıştı. Nedeni tam belli olmasa da, Sibirya’daki volkanik patlamalar etkili olmuştu. O zamanki sıcaklık artışı 6 dereceymiş. Dünya 15 yılda 6 derece ısınmış ve felaket olmuş. Şimdiki beklenti ne, biliyor musunuz? Önümüzdeki yıllarda gezegenin ısısı yine 6 derece artacak. O zaman sadece metan salınımıymış problem, şimdi bir de endüstri devrimiyle gelen karbondioksit de var. Uzun lafın kısası yaşamın yüzde 90’ı yok olacak.
Peki ne yapılmalı?
Tüm yük bizim kuşağın omuzlarında. Yani çocuğumuz ya da torunumuzun elinden bir şey gelmez, vakit yok çünkü. Herkesin bildiği, bizim de içinde bulunduğumuz birkaç ülke dışında tüm dünyanın taraf olduğu KYOTO Protokolü aslında sembolik bir anlam taşıyor. Herkes uysa, gaz salınımları yüzde 5 azalacak. Ama dünyanın acilen ihtiyacı olan rakam ne? Yüzde 60! Hatta bu rakam ABD için yüzde 90!
Haydi bunlar devlet politikaları, bireysel olarak ne yapabilirim derseniz, işte size Ömer Madra’dan birkaç tavsiye:
• Evlerde, bildiğimiz Tungsten ampuller artık kullanılmamalı. Yerine yüzde 75 daha az enerji harcayan tasarruflu ampuller var. Her yerde satılıyor.
• Göğü ısıtmak kadar çılgınca bir şey olamaz. Kafelerin bahçelerindeki o gazlı, şemsiye şeklindeki ısıtıcılar kullanılmamalı. Fenerbahçe taraftarı kış mevsiminde üşümesin diye Saracoğlu Stadı ısıtılmamalı.
• Plazma TV’ler, gerçekten ihtiyaç yoksa satın alınmamalı. Vergi oranları artırılmalı. Muazzam enerji harcıyorlar çünkü.
• Otomobil kullanımında ortak havuza geçilmeli.
• Belki de en yaygın yanlış, elektrikli cihazlar “stand by” yani bekleme konumunda bırakılmamalı. Orada da yüzde 25’e varan enerji kaybı söz konusu çünkü. Üstünden kapatmak o kadar da zor değil.

6 yorum:

Nilgun dedi ki...

Keske herkes uysa ciddiyeti anlasa, ben deodorant ve sac spreyi kullanmiyorum son birkac senedir bu yuzden ampullerde enerji tasarruflu belkide butun dunyada mecburi elektrik kisintilarina gitmek lazim, peki bunlar dunyayi kurtarmaya yetecek mi?Ya butun dini kitablarda ve efsanelerde oldugu gibi kacinilmaz son ise? Ve gunes birgun batidan dogarsa?

Nilgun dedi ki...

Haydi Turkiye 28 nisanda Kadikoy Meydanina yuruyuse "TURKIYE KYOTO'U IMZALA" demeye!

su dedi ki...

şimdi ben şöle açıklayayım, ağa babaları yüzyıllar boyu keseleri doldurmak için görmezden geldiler, nereden geldiklerini unuttular, yüzyıllardır doğaya hükmedenler şimdi buun tahakkümüyle yüzyüze, kıyamet, insanoğlunun beyin denen hcrelerinin yokolmasıyla başlıyr, üretme kabızı tüketme yazgısına dönüşüverimşken, eller yukarı teslim olmamak içten bile değil...
kehanetleri bırakalım bir yana zaten görebiliyoruz, çünkü bunu daha önce öngörenler vardı, önlem önlem derken kafaları ezildi, şimdi hala uzak bir yerlerde bir android küresel ısınmaya karşı birşeyler yapalım diyen bilim adamlarını kapısından çevirecek, ve bir dilekçeyi imzalamayacak kadar, kör, sağır ve dilsiz....

eho dedi ki...

Malesef hepsi doğru ve kesinlikle bunlar dünyanın sonu demek bencede..Neden insanlar anlamıyor bilmiyorum.Ama başta amerika uymuyor arkadaslar bush'un dediği ben ekonomımı etkıleyecek bişeyi yapmam enbaşta buyuk devletlerın gormesı lazım ama onlarda bugunu dusunuyorlar işte..sonumuz kotu mevsımler degısecek bence.yaz kıs kıs yaz olacak tabı kış dıye bısey kalırsa ma bana gore oyle olucak..

Mathy dedi ki...

bu yazını okuduktan sonra haberlerde de izledim...yazacak o kadar çok şeyim var ki...tüm bu önlemleri bireysel olarak değilde toplu olarak yaparsak bi yararı olabilir...yeni yaptığım iş yüzünden büyük otellerde kalıyorum ve ordaki elektrik, su ve yemek israfını görünce delirmekten öte oluyosun...bilinçli insan ve bilinçli toplum olmak gerek ama...bu sayı bi avuç insan ötesine geçmiyor...:((((

hephercokhic dedi ki...

nilgünüm duyarlığın için teşekkür ederim.:) sibocum epeydir ortalarda görünmüyorsun özletiyorsun kendini. Gelsene bi ara diyorum.
hoşgeldin eho bira z geç oldu ama kusura bakma.
maticim bi avuç da olsa yapmalıyız.