Tam gününe denk gelmedi biliyorum ama içimden seni yazmak geldi. yazmam gereken günde harp olur, darp olur, buğday kalmaz kıtlık olur mantığı ile iki gün önceden yazmayı uygun buldum:)
Simple past tense, perfect ya da present mıydı öğrenmek istediğin hatırlamıyorum geçmiş zaman. bi gün önce karşılaşmış kantinde bi bakdak çay içmiştik. 20 kişilik sınıfta yaşı, öğrenme yaşını biraz geçmiş, boş zaman zengini, bi avuç kadındık zaten. sen biraz geç gelmiş ve geçmişte öğreniklerimizi merak ediyordum. "Gel beraber bi bakarız" dedim. sen de" peki" dedin, adres ve telefonlar alındı. benim ilk karşılaştığım herkesi eve davet etmek gibi, senin de hakkında hiç bi şey bilmediğin birinin evine gitmek gibi bir alışkanlığın yoktu. eve gidince de düşünmüştüm neden çağırdım yanlış anlar mı beni diye? sen de düşünmüştün neden kabul ettim hiç tanımıyorum onu diye...
Geldin, present tense'te biraz sohbet ettik. sen de evliydin ve çocuğun yoktu. birbirimize yakın zamanlarda evlenmiştik. sonra bilmem laf nerden açıldı, past tense'ten konuşurken ve gülümseyerek dökülen gözyaşlarımızı seyrederken bulduk birbirimizi. olsa olsa 1,5 saattir yüzyüzeydik oysa...
Gün bitip güneş batmak üzereyken sıkı sıkı sarıldık birbirimize ve ondan sonra ki 2,5 sene boyunca hep yanıbaşımızda olduk. zaman zaman ben, zaman zaman sen ağladın. Bazen benim anlattıklarıma bazen senin anlattıklarına saatlerce güldük. birbirinden zor günler atlattık, sıkıntılar farklıydı ama hissettiğimiz acı ve yalnızlık aynıydı. birbirimizin acıları için de gözyaşı döktük, sakarlık ve aptallıkları için de kahkahalar attık. zor günleri alaya aldık çoğunlukla, sizin memleketteki arabada meyve satan esnafın, yaramaz çocuğu korkutmak için sarf ettiği sözleri hatırlayıp gülümsettim kendimi senin yokluğunda:)
şimdi çok mutlu ve huzurluyum. seni çok özlüyorum. bazı günler yanımda olmanı öyle çok istiyorum ki. evet aramıza mesafeler, yollar, uzak düşmeler girdi ama bil ki hep aklımın ve kalbimin bi köşesindesin. Ben şanslı bi kadınım. güçlü, ayağı yere basan, sabırlı bi kadın olduğumu söylüyorlar ya yalan aslında. benim zor günlerimde hep bi DOSTUM oldu. seninle birlikte onları anmamak nankörlük olur. bu kadar güçlü ve sabırlıysam doğru insanları hayatımda var ettiğim, onlara sahip çıktığım içindir.
şu günlerde sık sık o ilk gün kü sohbetimizden bi dialog aklımda.
- eğer boşanacaksam, mutlaka bi çocuğum olmasını isterim. hayatım o zaman daha anlamlı olur.
- ben senin gibi düşünmüyorum. eğer boşanacaksam asla çocuk sahibi olmam.
bu cümleden 15 gün sonra durunun geleceği haberini almıştım. şimdi o "asla" diyen kadın dünya tatlısı bi kız çocuğu sahibi ve boşanmış, o "olmalı " diyen kadın ise dünya tatlısı bi erkek çocuğu sahibi ve evli. :)
hayat çok garip... umarım araya giren bu mesafeler seni benden beni de senden uzak tutmaz. hayatımda hep var olman ve yaşamını dilediğin gibi sürdürmen dileğiyle. seni çok seviyorum , doğum günün kutlu olsun hasiye.