Çarşamba, Ağustos 16, 2006

dudu tiyatrosu

Berbat bi gün . gerçi berbat bi haftaydı ama bugün çok ama çok canım sıkıldı. canım burnumda derler ya. canım artık burnumda bile değil. çekti gitti sanırım. Israr etmeyin anlatmayacağım. ama eve dönerken tüm sinirimi ve gerginliğimi kapının dışında bırakabilmek için, derin derin nefes alarak çaldım kapıyı. içerde dudum vardı, annem vardı, babam vardı ve onların hiç bi şeyden haberi yoktu. İçeri girdikten bi süre sonra aşağıda vukubulan olaydan sonra, nası olduğumu artık siz düşünün:)

Sahne 1
Yer duduların mutfağı. Ada ile dede masada laflamaktadırlar. yaz akşamı güneş hala ısıtıyo. yemek sonrası sigara içilmekte. mutfağa dudu girer.

- ada ben gelin olimm. sen beni akkışla (alkışla)
- pamam duducum.
-hadi gennik(gennik) giyelim.
- ama aşkım gelinliğin yanı sökülmüştü ya. annanene söyle diksin.
- hayıırrrr sökünmedi.
- adacım valla söküldü hatırlamıyormusun?
-hatıllıyommm.
-eee o zaman.
- üüüüüüüüüüüüüüüüüüüüüüüüüüüüüüüüü
- tamam balım gidip bakalım o zaman.

SAhne 2
Yer Dudunun odası. giysi dolabı karıştırılmakta.o sırada yaklaşık 1 yıl önce şiiin geziden getirdiği küçülmüş beyaz bi elbiseyi alıp elinde sallar. aklı sıra duduyla dalga geçecek ya. kafasız kadın:)
-bak duducum bu da beyaz hadi giyelim.
-olmassss o küçük . yakısmazzz.
-aaaa lütten dudu. hadi giyelim.
Zor bela duduyu o elbise içine sokan ada, bıyık altından gülerek (burda bıyık altı deyimdir adanın kesinlikle bıyıkları yoktur.)
- aaaa dudu çok güzel oldu adacım valla.
- hayııırrrr yakısmadı. çok kısa yaaaa.
- ama duducummm
- üüüüüüüüüüüüüüüüüüüüüüüüüüü
- tamam güzelim. başka bi şey bakalım. (adanın gülmesi yarım kalmış, dudu özgür iradesiyle adasının eğlencesi olmamış kararlı bi genç kısdır.)
elbiseler arasında altında tülleri olan siyah kiloş etek kadife bi elbise bulup, omuzlarından tutarak gösterir ada.
-bu nasıl dudu.
-ebettt. çok güsel. pırpırları var. oynucam ya. döner bunnar. (:)
ne diyelim biliyo evlat.

sahne 3 yer dudunun mutfağı, ada dede hala laflamayı bitirememiş. dudu elinde kosla oxi action leke sökücü tutup sallamakta .üstünde hala az önce güzel kadife tüllü siyah elbisesi.

-adaaaaa.
-kızım ne yapıyosun ama bırak onu çok zararlı. ver annem.
- olmassss. halı silcem.
-ama adacım halımız temiz leke yok ki.
- hayıllll varrr.
- hani nerde.
dudu adanın elinden tutup, halı üzerindeki bi takım gölgeleri gösterek, eve temizlikçi almış çok bilmiş titiz ev teyzeleri gibi eli belinde. adada temizliğinden memnun kalınmamış bi temizlikçi pozunda boynu büküktür.
-bakkkkk. leke..
-peki adacım ver azıcık sıkalım ama uzak dur sen pamam mı?
-pamam.
halının gösterilen noktalarına sıkmakla kalmaz ada, bulduğu tüm gölgelere kosla oxi action'ı pıspıslar. her pısta ortaya çıkan beyaz köpük duduyu sevinçten deli eder.
- ada bak. kaaa yağdı.
- tamam adacım. şimdi bu karlar eriyene kadar beklememiz lazım. sakın elleme, elbisene değmesin. elbisen kirlenir .
- tamam.
-kızım çekil yaklaşma.
ada elinde oxi actionla mutfağa gider girmez dudu arkasında belirir.
-ada silelim.
-kızım dur silinmez.
- ama ada.
-hayır dudu.
iki dakikaya kalmaz dudu elinde yer bezi ile temizlik yapıp huzura ermiş bi mutluluk gülümsemesiyle bakmaktadır kapının ötesinden.
-dudu?sildin mi yoksa?
-ebet.
-aahh annem doğru banyoya ellerini yüzüne ağzına sürme. hadi koş koş.
eller iyice yıkanır. kurulanırken de konuşulur.
-dudu ben sana bekle sen silme, ben sileceğim, elbisen kirlenir, çok zararlı demedim mi?
-ebet.
-tamam demek ki biliyorsun ve sen beni dinlemedin. bu durumda bi mola gerekiyo gibi. doooruu odana adacım.
-amaa...
-ama yok odana gidiyosun ben de sana saati getiriyorum.
sallana sallana yürürken yüz asılmış, dudaklar dışarı çıkartılmış.
-küstüm sana.
- .....
- ada küstüm sana.
- yapacak bi şey yok. dinnemedin beni balım.
- ada küstüm sana. hatıllatmıyom sana, ben babama gidecem.

------------------------
eh buyrun bakalım. duduya hatıllatmıyo babasına gidecekmiş. anlayan anlamıştır sanırım. şimdi ben de diyorum. küstüm size. hatıllatmıyom ama ben tatile gidecem.